TEŞEKKÜRLER ÖZHASEKİ VE ÇELİK ; M.Uzel - Takvim Anadolu

TEŞEKKÜRLER ÖZHASEKİ VE ÇELİK; M.Uzel - Takvim Anadolu - Uzel Ajans A.Ş.

Geçtiğimiz günlerde Çevre Ve Şehircilik Bakan Mehmet Özhaseki’ye açık mektup yazmıştım köşemde. Sayın Bakan, yaptığım görüşmede Molu Hayvan Barınağı’na tabiki seve seve gideceğini söyledi. Bunun yanına Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı’na “4 Ekim Hayvan Hakları günü var sizi de barınağa bekliyoruz” dedim. “Onlar Allah’ın bize emanetidir. Ben de geleceğim” demesi bir hayvan sever olarak beni çok mutlu etti..

Bakanıma ve Başkanıma sonsuz teşekkürler...

4 Ekim Hayvan hakları günü olarak kutlanıyor bütün dünyada... Ülkemizde ise yeni değer verilmeye, daha doğrusu verdirilmeye çalışılan bir olgudur 4 Ekim Hayvan Hakları Günü.

Bu yıl çok şehirlerden hayvan katliamları basında, görsel medyaya çok yer aldı.

İlkel kafaların uyguladığı ilkel ve vahşi ve medeniyetler dışı eylemler izledik ve izleyeceğiz...

Aslında öldürülen köpekler değil insanlıktı...

Üremeye kodlanmış bu hayvanlar istem dışı ürer ve çoğalırlar.

Devlet, sokak hayvanlarını 10-20 yıl önce kısırlaştırmaya başlamış olsa idi bugün popülasyon kontrol altına alınmış olurdu.

Devlet, hayvanlarla ilgili çalışmalara daha da önem verecektir.

Oysa doğayı ve hayvanları yok saymak, insanlığı da yok etmektir.

Her türlü yaşam ihlalinin karşısındayız.

Kendimizden daha zayıf ve aciz bir canlıya hunharca davranmak eziyet edip öldürmek insanlıkla ve İslam kültürü ile asla bağdaşmaz.

Dinsel, kültürel değerlerimiz bunu elbette red eder.

Sahipli, sahipsiz işe koşulan, koşulmayan maddi getirisi olan olmayan tüm hayvanların yaşam hakkına saygı duymak zorundayız. Sevmesek dahi saymak zorundayız.

Onları siz değil, sizleri dahi yaratan Allah yaratmıştır çünkü temel hak ve özgürlüklere, evrensel normlara uygun insanı kurallar içinde yaşayıp paylaşabilmeyi öğrenmek zorundayız.

Çağdaşlaşma adına onların yaşam alanlarını ellerinden aldık zaten bizler üreyip şehirleşirken onların yerleşkelerini yok ettik...

Aç ve susuz bıraktık. Yok edip öldürdük.

Zavallı ve dilsiz onlarca hayvan büyük acı ve eziyetler içinde ve can vermeye ölmeye zorlanmaktalar. Asıl ölen ise insanlık onurudur.

Demokrasi her birey için var ise, sosyal toplumun halkları içinde hep beraber yaşıyorsak hayvan da bireydir.

5199 sayılı hayvan hakları kanunu acilen ceza hukuku kapsamında ele alınmalıdır.

Üstelik hayvan öldürmek ile insan öldürme işlevinin arasında çok ince bir çizgi vardır.

Hayvan öldürmenin bir adım ötesi insan öldürmektir.

Hayvana eziyet eden potansiyel suçluların psikolojik tedaviye alınmaları bu suçların insanlara yönlenmesi acilen önlenmelidir.

Hayvan hakları tüm dünyada hükümran ve adaletlidir. Gelişmiş ülkelerde mahkemeler, savcılar ağır hapis cezaları vermektedir. Katolonya’da boğa güreşleri kaldırılmış.

Çin’de Yulin festivali durdurulmuşken, Türkiye’de hayvan katliamlarında da önde gitmektir.

Ben bu 4 Ekim’de de yine hayvan haklarını koruyamamış bir birey olarak hayvan katliamlarını, şiddetle kınayarak, utanarak hayvanlık aleminden yine özür diliyorum.

Bizi yaratan Allah, onları da yarattı.

Doyurulmuş aç bir kedi.

Yuvası dağıtılmamış bir kuş.

Yarası sarılmış sakat bir köpek.

Sizin için yapılmış en güzel “DUA” dır.

SOKAK HAYVANLARINDAN MERHAMETİNİZİ ESİRGEMEYİN Kİ, ALLAH DA SİZE MERHAMET ETSİN..